Toprağa düştüm düşeli
kursağımdaki keskin heves tadıyla
afalladım kaldım öyle.
Galikya'da yaşamak
öyle alışık etmiş ki yeşile
bir an için düşünce griye
kendimden geçmişim öyle.
Düştüm yağmurla
gri toprağa
karıştım bir tutam tohuma
ve ulaştım yine
gözlerinin yeşiline.
Bir tutam kağıt buldum
planlar arasında.
Meraklanma dedi.
Bu sancı da biter,
bu yaprak da düşer,
bu sonbahar da biter.
Sen sarıl,
inan ki bu
her şeye yeter.
Ve anladım ki
Gökkuşağı için
yağmur gerek.
Sevinç için
hüzün gerek.
Şiir için
yüzün gerek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder