Her sene yılbaşı gecesinde kendime: "Bu sene senin olacak bıçkın delikanlı. Yolunda gitmeyen ne varsa yoluna girecek. Şimdi arkadaşlarınla sohbetine kaldığın yerden devam et ve vur şişenin dibine!" derim. Ve inanın ki nasıl o şişe bitiyorsa dertler öyle bitmiyor. Rezil oluyoruz, perişan oluyoruz ancak bok varmış gibi ümidimizi yitirmeyip "Her şey güzel olacak." diyebiliyoruz. Pollyanna mı sikti bizi? Anlamış değilim. Ama inanın bizi motive eden nadir şeylerden biri de bu; geleceğe dair kendimize verdiğimiz tutarsız sözler. "Alttan aldığım dersi AA ile geçeceğim! (Geçemedi), Sonunda paranın gözüne vuracağım! (Vuramadı), Yapmam gereken ne varsa hepsini halledeceğim! (Halledemedi)"
Ara sıra oturup geçmişimi, nerede olduğumu ve gelecekte nerede olacağımı düşünürüm. Yaptığım hataları ve aslında yapmam gereken ancak yapmadığım şeyleri enine boyuna düşünürüm. Bunun adı ister günah çıkarma olsun ister içsel muhakeme iyi geldiği kesin. Size de tavsiye ederim. Kapatın kendinizi odaya ve kendinizle baş başa kalın. Devamı zaten geliyor. Belki bir iki sigara ve biraz müzik yardımcı olabilir.
Bir zamanlar üzüldüğümüz şeylerin şu anda aklımıza dahi gelmediğini fark edeceksiniz ve dertlerimizin uçan bir balondan ibaret olduğunu anlayacaksınız. Yapmamız gereken tek şey o balonu bırakıp yolumuza devam etmek. Bırakın gökyüzünde savruladursun o balon, siktir olup gitsin de biz de yolumuza devam edelim.
Şunu fark ettim kendimizi gaza getirmek için söylediğimiz tutarsız sözlerden sonra yapamayıp daha beter olmaktansa en az beklentiye girmek daha iyi oluyor. Yani; "Minimum beklenti, maksimum mutluluk." Beklentiler ne kadar düşerse inanın daha iyisini yaptığınızda "Amına koydum onun!" demenin verdiği mutluluk kadar güzel bir şey yok.
Şimdi sigaramızı söndürüyoruz, sıkı sıkıya tuttuğumuz balonun ipini bırakıp bulutlara doğru uçarak kaybolmasını izliyoruz. Yeni bir dert, kederle karşılaştığımızda kendimize: "Ulan bundan bir süre sonra bu şey aklıma bile gelmeyecek." diyerek en düşük beklentiyle derdi aşmaya çalışıyoruz. Sonra merhaba mutluluk.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder