Aslında nereden başlayacağımı bilmiyorum. Günlerimin en yeşil olduğu bölümdeyim. Gece ve yıldızlar bir bir süzüldü artık odamdan. Kahkahalarımın arkasındaki yeşillik, cenneti gösteren, gündüzleri doğuran ve bedenimi saran yeşillik... Üzerinde uzandığım ve ütopyama yol aldığım güneşteki yeşillik... Adın var olsun, sen son kalansın sevmeye değer. Depremleri dindiren, dünyamı dizginleyen ve düş kesiklerimi iyileştiren yeşillik. Yolum yoluna, sözlerim uğruna düşsün, gözlerim kapandığında görmek istediğim yeşillik.
Yavaş yavaş hissediyorum. Bir kahkaha ilişiyor şimdi sol yanıma. Öyle sıcak, öyle tanıdık. Yeni doğmuş bir bebeğin annesinin sesini ilk kez duyması kadar kutsal, methiyeler düzülesi kadar ilhamlı, hızla boşalan kadehlerimin yerini alacak kadar sarhoş edici kahkaha.
Artık gerek kalmadı
Tanrı'ya sitemli mektuplar,
oldu şükür olsun
adımın anlamı.
Çok uzun zaman oldu, kendimde olmayalı. Günlerimin en beyaz gecesindeyim dostlarım. Şiirler ve şarkılar işaret eder oldu. Hayatım sona erdi ve ben doğdum yeniden. Gülüşlerde, bakışlarda ve mavi düşlerde.
Kaybolmak ne kelime?!
Kendini bulursun.
Savrulmak ne kelime?!
Sen hep oradaymışsın.
Ardıma bakmıyorum artık.
Yalnız geleceğe, bir tek var olana.
Boşluk kalmadı artık,
inanın rüyalarımda.
Bak bana.
Tüm bu geceler,
konuşurken gizlediklerim
ve yastığıma fısıldadıklarım
senin içindir.
Artık gerek kalmadı
Tanrı'ya sitemli mektuplar,
oldu şükür olsun
adımın anlamı.
Çok uzun zaman oldu, kendimde olmayalı. Günlerimin en beyaz gecesindeyim dostlarım. Şiirler ve şarkılar işaret eder oldu. Hayatım sona erdi ve ben doğdum yeniden. Gülüşlerde, bakışlarda ve mavi düşlerde.
Kaybolmak ne kelime?!
Kendini bulursun.
Savrulmak ne kelime?!
Sen hep oradaymışsın.
Ardıma bakmıyorum artık.
Yalnız geleceğe, bir tek var olana.
Boşluk kalmadı artık,
inanın rüyalarımda.
Bak bana.
Tüm bu geceler,
konuşurken gizlediklerim
ve yastığıma fısıldadıklarım
senin içindir.